Son yıllarda zamanı etkin kullanmak amacıyla sürekli “To do app”lerin ortaya çıktığını farketmişsinizdir. Bu araçların kullanmaya başlamam ile birlikte “pomodoro tekniği“ni de keşfetmiş oldum. Bir süre göz ucuyla nedir ne değildir diye araştırırken, son 6 ayda kendimi “pomodoro tekniği”ne alışmış olarak buldum. Pomodoro kullanmanın etkilerini görüp görmediğimi anlatmadan önce, neymiş bu teknik onu anlatacağım.
Zamanı bazen düşmanımız gibi görürüz. Ya bizim için çabuk ilerler ya da bazen bir türlü geçmek bilmez. Zaman her zaman akar gider. Önemli olan geçen zamanı verimli ve üretken olarak kullanmamızdır. Yapmamız gereken işler için bilinçaltında sürekli bir zaman tetikleyicisi olması bizi kaygılandırır. Bu kaygıyla birlikte de erteleme hatasına düşebiliriz. Son teslim tarihine kadar bitirilmesi gereken görev, bizde hem erteleme güdüsü oluşturur hem de bu zaman diliminde kendi sevdiğimiz şeyleri de yapmamıza engel olduğu için bizi mutsuz eder.
1987 yılında bulutlu bir öğleden sonra pomodoro tekniğini bulan Francesco Crillo, yapması gereken bir görevi bitirmesi için kısıtlı zamanı olduğu için bu tekniği buldu. Bitirmesi gereken görevi üniversitede gireceği sınav için sorumlu olduğu sosyoloji kitabında bir bölümdü. Francesco Cirillo konsantre olmak için domates şeklindeki bir mutfak zamanlayıcısını kullanmaya başladı.
Pomodoro yöntemi şu şekilde çalışıyor: 25 dakikalık bir geri sayım sayacı kuruyorsunuz ve işe koyuluyorsunuz. Bu 25 dakikalık çalışma birimine pomodoro denir .
Zamanlayıcı çaldığında 5 dakikalık bir ara verirsiniz. Dördüncü pomodoronuzu tamamladıktan sonra, 20 veya 30 dakikalık daha uzun bir mola verirsiniz. Ardından yeni bir pomodoro başlatırsınız.
Yapılacaklar listenizde tüm öğeleri bitirene kadar kısa aralarla ayrılmış oturum süreçlerini tekrarlarsınız.
Pomodoro Tekniğini Uygulamak İçin Gerekenler
- Zamanlayıcı: Bir adet zamanlayıcıya ihtiyacınız var. Bu elbette mutfak zamanlayıcısı da olabilir, telefon uygulaması da. Bunun için yapılmış pomodoro araçları da var.
- Gün içinde yapılacaklar listesi: Burada gün içinde yapılması istenen tüm görevleri yazdığınız bir liste. Bu bölümde ayrı olarak “Planlanmamış ve Acil Faaliyetler” etiketli bir bölüm de yer almalı. Bu bölüme ele alınması gereken beklenmedik görevler ortaya çıktıkça listelenmeli. Bunlar günün planını değiştirebilir.
- Aktivite Envanter Formu: Gün içinde yapılacaklar listesinden yapılacak görevlerin aktarıldığı alan burası.
Nasıl Uygulanır?
- Bir görev seçin.
- Zamanlayıcıyı yirmi beş dakikaya kurun.
- Süre bitene kadar göreviniz üzerinde çalışın.
- Beş dakika ara verin.
- Bunu dört kere tekrarlayın.
- Her dört pomodoroda on beş – otuz dakika uzun mola verin.
Pomodoro Tekniği Kuralları
- Bir pomodoro 25 dakika çalışma ve 5 dakika moladan oluşur.
- Her dört pomodorodan sonra 15 – 30 dakikalık mola verin.
- Pomodoro bölünemez. Yarım veya çeyrek pomodoro yoktur.
- Bir pomodoro başlarsa, zil çalması gerekir.
- Bir pomodoro kesin olarak kesintiye uğrarsa geçersizdir. Pomodoro bölünemez bir zaman birimidir ve özellikle gelen e-postaları, ekip sohbetlerini veya metin mesajlarını kontrol etmemek için kırılamaz. Ortaya çıkan herhangi bir fikir, görev veya istek, daha sonra geri gelmek üzere not edilmelidir. Todoist gibi bir dijital görev yöneticisi bunlar için harika bir yerdir, ancak kağıt ve kalem de işinizi görecektir. Kaçınılmaz bir aksama durumunda, beş dakikalık ara verin ve yeniden başlayın. Cirillo, kesintileri (dahili veya harici) meydana geldikçe takip etmenizi ve bir sonraki seansınızda bunlardan nasıl kaçınabileceğinizi düşünmenizi önerir.
- Bir pomodoro sırasında bir aktiviteyi tamamlarsanız, zil çalana kadar çalışmanızı gözden geçirin.
- bir görev 5 – 7 pomodorodan fazlasını alırsa görevi parçalayın. Karmaşık etkinlikler birkaç etkinliğe bölünmelidir.
- Bir pomodoro az sürerse, görevleri birleştirin. Basit etkinlikler birleştirilebilir.
Peki Pomodoro Tekniği Gerçekten Verimliliği Artırıyor mu?
Bir türlü başlayamadığım ama benim için çok önemli olan bir proje bölümü için motivasyon eksikliğim vardı. Burada gözünüzde büyüttüğünüz ve ertelediğiniz o “iş”e küçük bir adım bile olsa başlamış oluyorsunuz. Evet, önce o iş neyse, onu parçalara böldüm. Tahmini olarak ne kadar sürede bitirebileceğimi de belirledikten sonra her birinin yanına pomodoro tahminlerimi yazdım. İlk başlarken tahminin gerçeğe yakın olmasının hiç ama hiçbir önemi yok, zaten pomodoro tekniğini kullandıkça, pomodoro süre tahminlerinde de bayağı gelişiyorsunuz.
Pomodoromun 25 dakikalık bölümlerinde dikkat dağıtıcı hiçbir unsura göz ucuyla bile bakmadım. Tamamen önümdeki ekrana ve çalışma kağıtlarıma odaklıydım. Bu güzel. En azından başlamış oldum. Ve kaçındığım, beni strese sokan yerlerle ilgili çözümler için düşünmeye başlamıştım. Bir şeyler çıkıyor gibiydi. (Hemen mi çözümler buldun demeyin, sonuçta o esnada bir projeyi küçük parçalara ayırıyorsunuz ve ilgili küçük parça ile ilgili çalışıyorsunuz. Ne kadar hızlı ilerleme olduğunu tahmin bile edemezsiniz.)
Molalara Dikkat
25 dakika sonra zil çaldı ve 5 dakikalık kısa mola zamanı gelmişti. 5 dakikalık molada ise hemen masa başından kalktım. Kahvemi yeniledim, suyumu içtim, esneme hareketleri yaptım. İkinci pomodoroya başlama zili çaldığında tekrar bilgisayar başına oturduğumda kaldığım yerden daha rahat bir şekilde devam edebildiğimi farkettim. Sonuçta 5 dakika ara vermiştim, üzerinde çalıştığım konudan uzaklaşmamıştım hem de küçük bir mola vermiştim. Bu 5 dakikalık kısa molalarda yapmamanız gerekenleri söyleyeyim: E-postalara bakmak, iş arkadaşlarınızla kahve içerken iş konuşmak, başka bir iş ile ilgili çalışma yapmak, o andaki pomodoro konunuz ile ilgili herhangi bir şeyi düşünmek… Bunları yapmamalısınız.
25 dakikalık çalışma ve 5 dakikalık molalarla dört adet pomodoro bitince, bu sefer 15-30 dakikalık uzun mola devreye giriyor. Bu molada e-postalarınıza bakabilirsiniz. Yürüyüş yapabilirsiniz. Haber okuyabilirsiniz.
Bir süre bu şekilde günlük görevlerimi planlayıp, zil ile başlayan zil ile biten çalışma seanslarını uyguladım. Bir süre sonra farkettim ki, gerçekten zihnimdeki tüm engelleri gereksiz yere büyütüyormuşum. Sadece küçük parçalara böl ve başla. İnanın, devamı çorap söküğü gibi geliyor.
Aralarda pomodoro tekniği kullanmadan çalıştığım da çok oldu. O çalışmalarda da elbette sonuç aldım, ama sanki daha disiplinsiz olduğunu düşünüyorum. Yine planlama yapıyordum ama zaman benim için daha stresli geçiyordu. Pomodoro tekniği ile zaman artık soyut bir kavramdan somut bir kavram haline geliyor.
25 dakikayı kısa bulabilirsiniz. 25 dakikada ben yeni ısınıyorum da diyebilirsiniz. Haklısınız. Bazen ben de 25 dakikayı kısa buluyorum. Şunu farkettim, çok yoğun günlerimde, 25 dakikayı uzattığım oluyor. Bazen mola vermeden iki pomodoroyu birleştiriyorum. İki pomodoro sonrasında da 15-30 dakikalık mola veriyorum. Bence herkes kendi optimum çalışma süresini belirlemelidir.
Sonuç
Özet olarak, pomodoro tekniğini kullandığınızda zamanınızı ve çabalarınızı net bir şekilde ölçmeye başlıyorsunuz. Günlerinizi planlayarak daha verimli bir çalışmaya sahip oluyorsunuz. Yapmanız gereken işlerinizi bitiriyorsunuz. Bu metodun işlevselliğini gördükçe erteleme yanlışından kurtuluyorsunuz. Çalışma zamanınızda “neye” çalıştığınız biliyorsunuz. Bu metodu bol bol uygulayarak, bir süre sonra zamanınızı yönetme konusunda daha uzman oluyorsunuz.
